Masal Diyarı Zemi Vadisi

Kapadokya tatilimizin en güzel gününü Zemi Vadisi’nde geçirdik diyebilirim. İnanılmaz güzel ve farklı bir doğası var. Bembeyaz kayaları, tünelleri, alt geçitleri, kiliseleri, meyve ağaçları ve vadi boyunca akan deresiyle kesinlikle görülmeye değer.

Vadinin iki girişi var. Göreme girişinden girerseniz yokuş yukarı tırmanırsınız ve zorlanabilirsiniz. Biz Ürgüp Nevşehir minübüslerine binip Babacık mevkiinde indik ve yaklaşık 6 km’lik yürüyüşümüze başladık. 


Yanınıza mutlaka şapka, atıştırmalık bir şeyler ve su alın, yol uzun, vadi boyunca da neredeyse yalnızsınız. Vadi boyunca sarp kayalıklar, devasa ağaçlar, tüneller, kiliseler size eşlik edecek. Saklı Kilise, Sarnıç Kilisesi, Görkündere Kilisesi ve El-Nazar Kilisesi vadi boyunca görebileceğiniz kiliseler. Bu kiliselerin bulunduğu mevkiler patika başlarında tabelalarla gösterilmiş. 


Görkündere ve Saklı Kiliseye gitmek için yaklaşık 1 km yukarı doğru tırmanmanız gerekiyor, ama kesinlikle tırmanın çünkü vadinin manzarasını izlemeye doyamayacaksınız. Görkündere kilisesi ya da diğer adıyla Karabulut Kilisesinin içine giremiyorsunuz çünkü tırmanmak için ekipman gerekiyor. Saklı kilise de bu kilise ile neredeyse karşı karşıya, aralarında neredeyse 300 mt var. 

Gerçekten de dibine kadar gidip kiliseyi göremediğiniz için adı çok uygun konmuş. Tabelası olmadığı için insan ilk etapta neresi olduğunu anlayamıyor. 1957 yılında bulunduğu için neredeyse ilk haliyle duruyor dediler, gerçekten de freskler son derece sağlam ve renkleri müthiş. Ancak geçtiğimiz kış defineciler yeri olduğu gibi kazıp kolonları yarıdan itibaren kırmışlar. İçim cız etti resmen. Kolay yoldan para bulmaya çalışan, üretmeyen sadece tüketen insanların nesli ne zaman tükenecek acaba?

Bu çıktığımız tepeden kuş bakışı Zemi Vadisini izleyip kahvelerimiz ve atıştırmalıklarımızla küçük bir mola veriyoruz. Bu vadi gerçekten masal gibi, her yer bembeyaz dik kayalıklarla dolu, masmavi bir gökyüzü ve alabildiğine yeşil. İnsan kendini düşer aleminde hissediyor. Kim bilir belki bir zamanlar bizler de yaşamıştık buralarda… 

Tepeden inip tekrar yürüyüş rotasına girdiğinizde dere boyunca ilerleyen bir patika var. Ara ara vadinin içinde küçük meyve bahçeleri görebilirsiniz. Sarp kayalıkların arasında yürürken kuş seslerine doyacaksınız. Yorulduğunuz yerlerde ayaklarınızı derenin serin suyuna sokup rahatlamaya üşenmeyin.
Vadide yürürken tünellerin içinden geçtiğimizi ve inanılmaz keyifli bir macera olduğunu söyleyebilirim. Arada yumuşak esintiler oluyor ve ince bir kum yağıyor üstünüze, bildiğiniz çöl ortamına tanık oluyorsunuz. 

Vadinin bitimine doğru El Nazar Kilisesi yer alıyor. Buraya giriş 5 lira, saat 17:00’de kapanıyor. Çok küçük ama güzel bir kilise… Üşenmezseniz uğrayın derim. El Nazar Kilisesi’nden yaklaşık 300 mt sonra Göreme yoluna çıkabilirsiniz. Oldukça macera dolu, ama tehlikeli olmayan bir vadi burası... Yürümeyi seven çocuklarla da gelinebilir. Tekrar söylüyorum, Kapadokya gezimizin en güzel günü bu vadide geçti diyebilirim.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kiril Alfabesi’nin doğduğu yer, Ohrid!

Göller Bölgesi ve Dillere Destan Como

Her derde deva reishi mantarı